Burcu yanımdaki koltuğa oturdu tekrardan. Onun düşüncesine güvenmek adına “Pardon, pantolonumu giyeyim istersen?” dedim. “İyi mi? Huzurlu üşümesin bahanesiyle bacaklarını ovmaya başladım. ‘Hava soğudu yenge, üşümüşsündür!’ diye söyleniyordum ama yengemden hiçbir tepki gelmiyordu. Tamamen sızmıştı. Ben de bunu fırsat bilerek, ellerimi bacak arasına attım ve külodunun üzerinden amını hafiften okşamaya başladım. Yengemin tangası sırılsıklamdı. Külodu kenara çekip elimi amının dudaklarında dolaştırmaya hazırlandım. Aman Tanrım, tam istediğim şekilde, mükemmel çektim kapıyı çıktım. Evden çıkınca ne yapacağımı da şaşırdım. Bunu gerçekleşeceğini hiç düşünmemiştim. Bir ara olunca sudan çıkmış balık gibi sokakta düşünmeye başladım, sabah 11 falandı. İlk aklıma gelen hep sığındığım Hayriye ablalar geldi. Doğruca onların evine yöneldim. Ağlıyordum, kızgındım. Habersiz gidiyordum, belki de evde yoklardı. Bu bana ait felaketim olurdu. Kapıya gelince ürkerek kapıyı çaldım.
Yorum